/<
14 Ağustos 2025 - Perşembe

SON HABERLER

Kıbrıs’ta Tangonun Tutkulu Serüveni

Şükran Tekin 1.BÖLÜM Arjantin'in göçmen limanlarından doğan ve tüm dünyaya yayılan tango, Kıbrıs'ta da tutkulu bir kitle tarafından yaşatılıyor. Ancak adanın Akdeniz ruhuyla birleşen bu dans,...
Ana SayfaKültür-SanatKıbrıs'ta Tangonun Tutkulu Serüveni

Kıbrıs’ta Tangonun Tutkulu Serüveni

Şükran Tekin

1.BÖLÜM

Arjantin’in göçmen limanlarından doğan ve tüm dünyaya yayılan tango, Kıbrıs’ta da tutkulu bir kitle tarafından yaşatılıyor. Ancak adanın Akdeniz ruhuyla birleşen bu dans, yerel kültürle tam anlamıyla bütünleşme ve varlığını sürdürme konusunda önemli zorluklarla karşılaşıyor. Kıbrıs’taki tangonun öncülerinden, inşaat mühendisi ve tango eğitmeni İsmail Kırmızı, bu sanatın geleceğe dair umutlarını Perspektif’e anlattı.

19. yüzyılda farklı kültürlerin etkileşimiyle Arjantin’de doğan tango, bugün Kıbrıs’ta kendine özgü bir tarzla yaşamına devam ediyor. Dansın adadaki en önemli isimlerinden biri olan Kırmızı’ya göre, tango yalnızca bir dans değil, insan karakterini geliştiren ve hayatın her alanına dokunan bir yaşam felsefesi.

Kültürel Uyum ve Genç Kuşak

Kıbrıs’taki tango topluluğunun büyük ölçüde yabancılardan oluştuğunu belirten Kırmızı, “Bu durum dansın yerel ada kültürüyle derin bir bağ kurmasının önündeki en büyük engellerden biridir” dedi. Dansın toplumsa boyutunu ise “Bu yola girerseniz, sosyal çevreniz ve arkadaşlıklarınız da tangoya göre şekillenir” sözleriyle ifade eden Kırmızı, genç nesillere ulaşmanın en etkili yolunun ise üniversitesitelerin dans kulüpleri olduğunun altını çizdi. Yakın Doğu Üniversitesi ve ODTÜ’de yürütülen çalışmalarla birçok öğrencinin tangoyla tanıştığını ancak mezuniyet sonrası bu ilginin azaldığını belirten Kırmızı, “Tango, bu nedenle adada hem kültürel kabul hem de sürdürülebilir katılım açısından hâlâ gelişmeye açık bir yolculuk içerisindedir” dedi.

Kıbrıs Danslarıyla Şaşırtıcı Benzerlikler

Tangonun evrensel diline de dikkat çeken Kırmızı,  Arjantin’in geleneksel danslarından Chacarera ile Kıbrıs halk oyunlarından Kozan ve Çiftetelli arasında ayak figürleri ve beden duruşu açısından önemli benzerlikler olduğunu belirtti. Kırmızı, “Dans aslında evrensel bir dildir ve bu benzerlikler, farklı coğrafyalardaki insanların ritimle kurduğu ortak bağı gösterir” dedi.

“Tango Geri Dönüşü Olmayan Bir Yolculuktur”

Adada büyük festivaller yerine eğitime odaklandıklarını ve yurt dışından eğitmenler davet ederek atölyeler düzenlediklerini belirten Kırmızı, tangonun geleceği için umutlu konuştu. Uluslararası katılımın artmasıyla Kıbrıs’ın bir tango merkezi olma potansiyeli taşıdığına inanan Kırmızı, “Tango bir iletişim biçimidir, temas anlamına gelir. Bir kere bu büyülü yolculuğa çıkan biri kolay kolay geri dönemez. Bu dansın insanlarda oluşturduğu bağ, çok özel bir şeydir” dedi.