Can Tunca
Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ)’nin her yıl bünyesinde çalışan akademisyenleri onurlandırmak amacıyla gerçekleştirdiği 8. Bilim Ödülleri sahiplerini buldu. Bu çerçevede “Dr. Suat Günsel Onur Ödülü Altın Madalyasına layık görülen YDÜ Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İlker Etikan, 38 yıllık akademik yolculuğunu Perspektif’e anlattı.
Akademik başarılarından dolayı Dr. Suat Günsel Onur Ödülü Altın Madalyasına layık görülen Prof. Dr. İlker Etikan, ödülü gerek üniversite içindeki görevleri gerekse yayınları sonucu aldığını belirterek “Ödülü almakla her şey bitmiş değildir. Bir akademisyenin ilk görevi, kendisini akademik olarak sürekli dinç tutmaktır. Bu yüzden çalışmalarımıza devam edeceğiz ve genç akademisyenleri teşvik etme eğiliminde olacağız,” dedi.
Yapay Zeka ile Biyoistatistik Bir Arada Çalışıyor
Etikan, akademik çalışma alanı hakkında da bilgiler verdi. Biyoistatistiğin, tıp ve sağlık bilimlerinde kullanılan istatistiğin bir kolu olduğunu belirten Prof. Dr. Etikan, 38 yıllık meslek hayatında bu alanın gelişimine tanıklık ettiğini söyledi. Akademik kariyerine 1987 yılında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde araştırma görevlisi olarak başlayan Etikan, o dönemde Biyoistatistik alanının oldukça yeni bir alan olduğunu anlattı. Sadece kuramsal bilgilerle değil aynı zamanda uygulamalı çalışma gereğini de hissettiği ve alana ilgi duyduğu için bu alanı tercih ettiğini belirtti. Etikan, “Biyoistatistik benim için bir şans oldu diyebilirim” dedi.
Yapay zeka ile biyoistatistiğin artık birlikte hareket ettiğini vurgulayan Etikan, yapay zeka daha gündemde değilken, 2009 yılında psikiyatrik tanıların sınıflandırılması konusunda yapay sinir ağları ile ilgili bir çalışma yaptığının da altını çizdi. Etikan “Hastalık tanılarının sınıflandırılmasında bir model olabilir mi diye yola çıktık ve yayınlandığı zaman ilgi çekici bir araştırma oldu. Yapay zeka yeni bir şey değil ama hayatımızdaki yerini yeni yeni aldı ve dünyayı farklı bir doğrultuda şekillendirecek.” şeklinde konuştu.

Atıf Rekoru Kıran Çalışma
Prof. Dr. Etikan, en çok atıf alan makalelerinin “Örnekleme Teorisi” alanında olduğunu vurguladı. Türkiye’de de dünyada da özellikle olasılıksız örnekleme yöntemlerinin yanlış kullanıldığını fark ettiğini belirten Etikan, hangi araştırma konusunun hangi olasılıksız örnekleme yöntemi ile evrenden örneklem seçilmesi gerektiğine yönelik teorik bir çalışma yaptığını ve bu çalışmanın çok fazla atıf almaya başladığını anlattı. Etikan, “Bu çalışma, iki olasılıksız örnekleme yönteminin karşılaştırılması şeklinde idi ve yanlış kullanımların önüne geçmeyi hedefliyordu. Açıkçası bu kadar çok atıf almasını beklemiyordum” dedi.
Kapımız Herkese Açık
Yakın Doğu Üniversitesi Biyoistatistik Anabilim Dalı’nın kapılarının farklı disiplinlerden gelen öğrencilere de açık olduğunu belirten Etikan, İstatistik, Matematik, İktisat gibi bölümlerden mezun olan öğrencileri tercih etmemize karşın, Hemşirelik, Biyoloji, Kimya gibi farklı alanlardan gelen öğrenciler için “tamamlama dersleri” oluşturduklarını söyledi. Biyoistatistiğin, multidisipliner yapısına da vurgu yapan Etikan, “ “Biyoistatistik, doğası gereği multidisipliner bir bilim dalıdır ve bu kapsamda Biyokimya, Fizyoloji, Anatomi, Eğitim bilimleri ve Sağlık Bilimleri gibi akla gelebilecek tüm bilimlerle ortak çalışmalar yürütebilir” diye konuştu. Biyoistatistik alanında yüksek lisans ve doktora eğitimi almak isteyen gençleri beraber bu yolda yürümeye davet eden Etikan, “Çünkü biz, Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Anabilim Dalı olarak işinde uzman tek kurumuz. Gençlerimiz araştırdıklarında göreceklerdir ki Kıbrıs’ta gerçek biyoistatistikçilerin kadrolaştığı tek kurumuz” dedi.
Tokat’ta Kurucu Akademisyen
Kariyerinde çeşitli kurucu roller de üstlenen Etikan, 1996 yılında doktorasını tamamladıktan sonra Hacettepe Üniversitesi’ndeki görevinden geçici olarak ayrılarak 2003 yılında Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi’nden gelen teklifi kabul ettiğini belirtti. Göreve ilk olarak Halk Sağlığı Anabilim Dalı Başkanı olarak başlayan Etikan, Tokat’ta o dönemde mevcut olmayan Biyoistatistik Anabilim Dalı’nın temellerini atarak önemli bir akademik boşluğu doldurdu.
Dünyanın Gıda Ambarı “Keltik”
Etikan bölge için büyük önem taşıyan saha çalışmalarına da öncülük etti. “Keltik Platformu” olarak adlandırılan ve Tokat’tan Giresun’a uzanan Yeşilırmak-Kızılırmak havzasında, sağlık personelleri, topograf, coğrafya uzmanı, iktisatçı ve teknik personelden oluşan geniş bir ekiple hem sağlık hem de tarım alanında kapsamlı araştırmalarda bulundu. Bu çalışmalar kapsamında halkı bilinçlendirmek amacıyla anketler ve toplantılar düzenlendi. Araştırmanın en çarpıcı bulgularından birisinin bölge topraklarının olağanüstü verimliliği olduğunu belirten Etikan, “Bu bölgenin toprakları o kadar verimli ki, toprağı dinlenmesi için bir yıl nadasa bırakmaya gerek kalmadan dört mevsim dört farklı ürün alabiliyorsunuz. Ayrıca topraktan numuneler aldık Ankara’ya analiz için gönderdik” dedi.

Kene Olayı ve Şüpheler
Çalışma yapıldığı dönemde Yeşilırmak-Kızılırmak havzasında kene vakaları ortaya çıktığını ve çok sayıda vatandaşın hayatını kaybetmeye başladığının altını çizen Etikan, o dönem yaşananları da anlattı. Etikan, “O verimli topraklarda aniden kene olayı patlak verdi ve korkunç bir dönemdi. Çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybettiği gibi çevre iller de tehdit altındaydı. O bölgeden seyahata çıkan insanlar diğer şehirlerimize de keneyi beraberlerinde götürüyordu. Bundan dolayı yerel halkın çoğu, topraklarını satarak başka şehirlere göç etti. Bu arazilerin çoğunu maalesef yabancılar satın aldı. Bizim araştırmamız, kenelerin özellikle oraya serpiştirildiği düşündürmüştür. Sebep olarak şunu öne sürebilirim: Dünya iki şeyden sıkıntı çekecek, su ve gıda kaynakları! Keltik bölgesi, dünyanın gıda ambarı olabilecek nitelikte bir yer” dedi.