/<
25 Haziran 2025 - Çarşamba

SON HABERLER

“Ev Genci” Kaybolan Bir Nesil mi? Yeni Bir Başlangıç mı ?

Hazırlayan: Abdürrahim Türkmenoğlu https://youtu.be/7N_AUQQVbZk https://youtu.be/IL5D9PtFJ9k
Ana SayfaBilim- TeknolojiKıbrıs Kaplumbağaları Yakın Doğu Üniversitesi IVSA Gönüllülerine Emanet

Kıbrıs Kaplumbağaları Yakın Doğu Üniversitesi IVSA Gönüllülerine Emanet

Can Tunca – Berivan Babahan

Kıbrıs adası, Akdeniz’in deniz kaplumbağası yuvalama alanlarına ev sahipliği yapıyor. Bu eşsiz doğal mirasın korunması için yürütülen çabalara önemli bir katkı da Yakın Doğu Üniversitesi (YDÜ) öğrencilerinden geliyor. Yakın Doğu Üniversitesi Veterinerlik Kulüp Başkanı ve Veteriner Hekimliği öğrencisi Dilara Atış, Uluslararası Veteriner Hekimliği Öğrencileri Birliği (IVSA) çatısı altında kaplumbağalar için gerçekleştirdikleri çalışmaları ve hedeflerini Perspektif’e anlattı.

Ada’daki Kaplumbağa Türlerinin Yuvalama Süreci

Kıbrıs kıyıları, Yeşil Deniz Kaplumbağası (Chelonia mydas) ve İribaş Deniz Kaplumbağası (Caretta caretta) olmak üzere iki ana türe yuva oluyor. Atış, bu kaplumbağaların Akdeniz’de uzun yolculuklar yaparak, çiftleşmek için değil, özellikle yumurtalarını bırakmak için Kıbrıs’ı tercih ettiğini vurguladı. Adanın deniz suyu sıcaklığı, iklimi ve kumsal yapısının yumurtadan sağlıklı yavruların çıkması için çok uygun olduğunu belirten Atış, her iki türün de ada sularında beslenme imkanı bulduğunu ekledi.

Popülasyon Kontrolü ve İzleme Çalışmaları

Atış, koruma çalışmalarındaki hedefin kontrolsüz bir artış değil, sağlıklı ve dengeli bir popülasyon olduğunu ifade etti. Atış, “Her şeyin fazlası zarar olabilir” diyerek, yüksek miktarda kaplumbağa artışının diğer canlı türlerine zarar verme ve ekosistemi bozma potansiyeli olduğunu belirtti. Atış, böyle bir durumda kaplumbağaların istilacı türe dönüşebileceğini ve bunun istenmeyen bir durum oluşturabileceği şeklinde değerlendirmede bulundu. Atış, bu yüzden adaya gelen kaplumbağaların bıraktığı yumurta sayısı, çıkan yavru sayısı gibi tüm verileri titizlikle takip ettiklerini söyledi. “Her şey kontrolümüz altında” diyen Atış, 2024 yılında Yeşil Deniz Kaplumbağalarının rekor seviyede yumurtladığını ve yavruların başarıyla denize ulaştığını da sözlerine ekledi. Kaplumbağalara takılan küçük vericilerle yapılan takip sayesinde, farklı bölgelerdeki hareketleri izlenebiliyor ve bu bilgiler ortak bir veri havuzunda birleştiriliyor.

“Su ile temas eden yumurtalar bozuluyor”

Nisan sonundan Ekim sonuna kadar devam eden yuvalama ve yavru çıkış sürecinde, yuvaların korunması büyük önem taşıyor. Dilara Atış, “Doğada tüm yumurtalar çıkmaz ancak biz insan müdahalesiyle, özellikle tehdit altındaki yuvaları koruyarak yavru çıkış oranını artırmayı hedefliyoruz” dedi. Yuvalar, yırtıcı hayvanlar, insan faktörü ve özellikle deniz seviyesinin yükselerek yuvaları su altında bırakması gibi tehditlerle karşı karşıya. Atış, deniz suyuyla temas eden yumurtaların bozulduğunu, bu gibi durumlarda eğitimli kişilerin müdahale ederek yumurtaların ve annenin kumuyla birlikte güvenli bir yere taşıdığını belirtti. Bu işlemin hassasiyetine dikkat çeken Atış, vatandaşların yuvalarla veya kaplumbağalarla ilgili olumsuz bir durum gördüklerinde mutlaka veteriner hekimler ve deniz canlılarının koruma kurulları gibi uzmanlara haber vermeleri gerektiğini vurguladı.

Ada’daki Koruma Ortakları

IVSA Başkanı Dilara Atış, deniz kaplumbağalarını koruma çabalarında tek başlarına olmadıklarının altını çizerek, adadaki diğer önemli organizasyonlarla kurdukları iş birliklerine dikkat çekti. Atış, bunlardan ilkinin KKTC tarafından finanse edilen Taşkent Doğa Parkı olduğunu, akademik destek olarak ise Exeter Üniversitesi tarafından desteklenen SPOT olduğunu belirtti. Atış, SPOT’la yakın temas halinde çalıştıklarını ve ulaştıkları bilimsel verilerden istifade ettiklerini vurguladı.

Yaralı kaplumbağaların bakımı konusunda da özel bir merkezin olduğunu belirten Atış, Merit Otelleri bünyesinde faaliyet gösteren Meritta Rehabilitasyon Merkezi’nin uzman deniz biyologları ve veteriner hekimleriyle kendilerine destek verdiğini söyledi. Atış, özellikle hedef dışı avcılık sonucu yaralanan, teknelerin çarptığı veya balıkçı ağlarına takılarak zarar gören kaplumbağaların burada titizlikle tedavi edildiğini ve sağlıklarına kavuştuktan sonra tekrar ait oldukları mavi sulara geri bırakıldığının altını çizdi.

“Herkesi bu sürece dahil olmaya teşvik ediyoruz”

Dilara Atış, IVSA olarak en büyük hedeflerinden birinin gönüllülüğü, özellikle de yerel halkın katılımını artırmak olduğunu söyledi. Herkesin desteğini isteyen Atış, “SPOT gibi kuruluşlarda yerel gönüllü oranı maalesef henüz çok düşük. Bizler Veteriner Hekimliği öğrencileri olarak bu konuda farkındalık yaratmaya, gönüllü çağrılarını duyurmaya ve herkesi bu sürece dahil olmaya teşvik ediyoruz” dedi. Ayrıca Atış, Polonya, Fransa, Türkiye gibi ülkelerden gelen uluslararası öğrencileri de saha çalışmalarına götürerek Kıbrıs’taki bu önemli faaliyetlerin yurt dışında da bilinirliğini arttırmaya çalıştıklarını ifade etti.

Meslektaşlarımızı bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz

IVSA’nın faaliyetleri arasında nekropsi (hayvan otopsisi) çalışmalarına katılım da bulunuyor. Atış, “Ölü bulunan kaplumbağaların neden öldüğünü anlamak, insan etkisini tespit etmek ve koruma stratejilerimizi buna göre şekillendirmek için nekropsi çalışmaları çok değerli. Bu yolla hem meslektaşlarımızı hem de toplumu bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz” dedi.